UEMOA VE CEMAC BÖLGESİ'NDE CFA FRANGI: FRANSA’NIN AFRİKA'DA BİR YENİ SÖMÜRGECİLİK ARACI MI?

UEMOA VE CEMAC BÖLGESİ'NDE CFA FRANGI:  FRANSA’NIN AFRİKA'DA BİR YENİ SÖMÜRGECİLİK ARACI MI?
09 Oct 2024

Bağımsızlık veya Yeniden Bağımlılık: Fransa’nın Eski Sömürgeleri için Hangi “Bağımsızlık” tanımı

Sahraaltı Afrika devletleri, Portekiz sömürge yönetimi altındakiler dışında, bağımsızlıklarının çoğunu 1960'larda kazanmıştır.  60’lı yıllar, kıtadaki Fransız ve İngiliz sömürgeciliğinin sonunu işaret etmiştir.  Ancak, yakından bakıldığında, bu bağımsızlık, eski Fransız sömürgeleri için aynı anlamı taşımamaktadır. Eski Fransız sömürgelerinin bağımsızlığı, de Jure olarak finansal, dolayısıyla De Facto olarak ekonomik ve ticari alanları kapsamamaktadır. Bunun hem nedeni hem de kanıtı CFA Frangı’dır. Gine Konakri hariç, Sahraaltı Afrika’nın tüm eski Fransız kolonileri, halen Batı Afrika’da Batı Afrika Ekonomik ve Parasal Birliği (UEMOA) ve Orta Afrika Ekonomik ve Parasal Topluluğu (CEMAC) altında gruplandırılmış vaziyette CFA Frangı kullanmaktadır. İkinci Dünya Savaşı’ndan önce, başta doğal kaynakları metropole – Paris – aktarmak ve akabinde Fransız şirketlerini kıtada avantajlı kılmak için kurulan sistemden ibarettir.

CFA Frangı: Pratik Bir Para Birimi mi, Yeni Sömürgeciliğin Bir Aracı mı?

CFA frangı, başlangıçta (1945’te) "Fransa’nın Afrika Kolonileri" ve daha sonra (1960’dan) sonra "Afrika Finansal Topluluğu" ve “Afrika'nın Finansal İş birliği” anlamına gelen ve Sahraaltı Afrika’daki Frankofon ülkeler tarafından kullanılan bir para biriminin Fransızca kısaltmadır.

CFA frangı, İkinci Dünya Savaşı'nın arifesinde oluşturulan "frank bölgesi" devletleri için ortak para birimidir. Her biri bir merkez bankası ve kendi para birimine sahip üç bölgeden oluşur: Batı Afrika Para Birliği (UEMOA) bölgesi 8 Üye Devletten oluşur: Benin, Burkina Faso, Fildişi Sahili, Gine Bissau, Mali, Nijer, Senegal ve Togo. Bu ülkeler Batı Afrika CFA frangı (XOF) kullanmaktadır. Orta Afrika Para Birliği (UMAC) bölgesi 6 Üye Devletten oluşmaktadır: Kamerun, Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Kongo, Ekvator Ginesi ve Gabon. Bu ülkeler Orta Afrika CFA frangı (XAF) kullanmaktadır.

CFA frangı sabit bir döviz kuru üzerinden Euro'ya sabitlenmiştir. Bu da istikrarlı bir değere sahip olduğu ve değerinin Euro'ya göre değişmediği anlamına gelir. CFA frangının değeri, Batı ülkeleri için Batı Afrika Devletleri Merkez Bankası (BCEAO) ve Orta Afrika ülkeleri için Orta Afrika Devletleri Merkez Bankası (BEAC) tarafından yönetilmektedir. CFA frangı bu iki merkez bankası tarafından akışını kontrol edilir ve Fransız Hazinesi tarafından garanti edilir. Bu da Fransa'nın gerektiğinde CFA frangının değerini geri düşürme veya yükseltme yetkisine sahip olduğu anlamına gelir. CFA frangı bölgesinin merkez bankaları da parasal istikrarı korumaktan ve kendi ülkelerinin döviz rezervlerini yönetmekten sorumludur. Ancak bu merkez bankaların yönetim kurulu üyelerinin arasında Fransa temsilcisi de bulunmaktadır. CFA frangı esas olarak CFA frangı bölgesindeki ticari ve finansal işlemler için kullanılır. Ayrıca, CFA frangı bölgesi dışındaki birkaç ülke tarafından rezerv para birimi olarak da kullanmaktadır. Zira, paranın istikrarlı değeri, onu uluslararası transaksiyonlar için güvenilir bir para birimi haline getirir.

CFA frangının genellikle yeni sömürgeciliğin bir aracı olarak görülmesi, avro ile bağlantılı olması ve Fransa'nın CFA frangı kullanan ülkelerin para politikasında söz sahibi olmasından kaynaklanmaktadır. Bu, Fransa'nın bu ülkelerin döviz kurlarını ve faiz oranlarını etkileyebileceği ve bunun da ekonomileri üzerinde etkili olabileceği anlamına gelir. Buna ek olarak, CFA frangı büyük ölçüde şeffaflıktan yoksundur ve bu ülkelerin ekonomik istikrarı üzerinde önemli bir etkiye sahiptir.

CFA Frangı aynı zamanda FransAfrika makinesinin motorudur. FransAfrika, Fransa ile Afrika'daki eski sömürgeleri arasında var olan, Afrika halklarının aleyhine bir yanda Fransa’yı ve öte yanda Frankofon devletlerin bencil ve vizyonsuz liderlerini zenginleştiren karmaşık ilişkileri ifade eden bir kavramdır. Bu kavram, Fransa’nın Afrika ülkelerinin siyasi ve ekonomik meseleleri üzerindeki etkisini tanımlamak için 1950 ve 1960’larda ortaya atılmıştır. Fransa’nın Afrika ülkelerinin kaynakları ve ekonomileri üzerindeki boğuculuğunun kısa tanımı olup merkezinde CFA Frangı bulunmaktadır.

CFA Frangı: Hangi Avantajlar ve Hangi Dezavantajlar?

CFA Frangı ile ilgili birkaç avantaj olsa bile, ilk dezavantaj tek başına dengeyi tersine çevirir: finansal bağımlılık. Zira, hiçbir koşulda, mali bağımsızlığı olmayan bir devletin bağımsızlığından söz edemeyiz. CFA Frangı’nın başlıca avantajları şu şekilde özetlenebilir:

1)     Değer istikrarı: Sabit bir döviz kurunda Euro'ya sabitlenen CFA frangı, şirketler ve yatırımcılar için faydalı olan istikrarlı ve öngörülebilir bir değere sahiptir.

2)     Güvenilirlik: Fransız Hazinesi tarafından garanti edilen CFA frangı, uluslararası işlemler için cazip kılan güvenilir bir para birimi olarak kabul edilir.

3)     Tasarruf ve yatırım: CFA frangı, döviz oynaklığına maruz kalmadığı için tasarruf ve yatırım yapmanın güvenli ve istikrarlı bir yoludur.

Bununla birlikte, CFA frangı ile ilgili birkaç dezavantaj vardır. En büyük dezavantaj parasal bağımlılıktır. Gerçekten de CFA frangı sistemi, özellikle rezervlerin %50'sini Fransız Hazinesi'ne yatırma yükümlülüğü nedeniyle, yeni sömürgeciliğin yargılanmasına kendini ödünç veriyor. Bununla birlikte, aşağıdaki gibi diğer dezavantajlarla açıklanabilir:

1)     Düşük faiz oranları: CFA frangı faiz oranları genellikle düşüktür, bu da yatırımlarından yüksek getiri elde etmek isteyen yatırımcılar için bir dezavantaj olabilir;

2)     Borçların yeniden yapılandırılması: Bazı CFA frangı bölgesi ülkeleri borç sorunları yaşadılar ve ekonomileri ve CFA frangının değeri üzerinde etkileri olan borç yeniden yapılandırma programlarına başvurmak zorunda kaldılar;

3)     İhracatı zorlaştırmak: CFA frangının Euro'ya sabitlenmesi nedeniyle, onu güçlü bir para birimi yapar ve dolayısıyla, bölge ekonomileri ihracatta fiyat rekabetçiliği sorunundan muzdarip kılar. Başka bir değişle, güçlü bir para birimi, ihracat üzerinde bir vergi ve ithalat üzerinde bir sübvansiyon görevi görür ve ticaret dengesinde dengeyi sağlamayı zorlaştırır;

4)     Topluluk içi ticaretin zayıflığı: Bölge ekonomileri arasındaki ticaret, UEMOA için bölgesel GSYİH’nın %10 ila %15'i ve CEMAC için %7 ila %10'u arasında değişen yapısal olarak düşüktür. Topluluk içi ticaretin bu zayıflığı şaşırtıcı değildir: bölge ekonomileri uluslararası ticarete birincil entegrasyona sahip oldukları sürece, birbirlerini tamamlayıcı olmaktan çok ikame edilebilirler. Tipik örneği, işlenmiş vaziyetteki pamuk ve petrol gibi ürünlerin ihracıdır.

Bir Yüzyıla Yakın Bağımsızlık: Ne Yapılmalı?

Günümüzde, CFA frangı, avroya sabitlenmiş olması nedeniyle, Frank bölgesi içindeki ekonomik durumdan çok, avro bölgesi içindeki olaylar tarafından belirlenmektedir. Euro'ya tarihi bir darbe indiren Ukrayna'daki savaş, sadece Avrupa'ya zarar vermekle kalmamıştır. CFA bölgesi bu durumdan dolaylı olarak misilleme almıştır. Dolayısıyla, Afrikalı liderlerin sorumluluklarını alarak parasal yönetim konusundaki bu ciddi meseleyi ele almalarının zamanı gelmiştir. Bu, politik ve finansal ekonomik açıdan ultra-modernleşmiş dünyada kaçınılmazdır. Bu durum aynı zamanda temel bir demokratik meselesidir: UEMOA ve CEMAC merkez bankalarının yöneticileri, dünyanın diğer tüm merkez bankaların yöneticilerinin yaptığı gibi, para politikalarının temellerini açıklamalıdır. CFA Frangı, tüm sıkıntılarından arındırılmalı ve tüm halka karşı berrak hale getirilmelidir. Bölge ülkelerinin yararına değil, Fransa için devreye sokulan tüm mekanizmalar sökülmelidir. Gerekirse, tamamen değiştirilmelidir. Lakin bu tartışma, sadece popüler ve popülist bir bağlamda değil, aynı zamanda finansal ve politik ekonomi bağlamında da ortaya konulmalıdır. Zira, mevcut yeni sömürgeciliği ve onlarca yıllık yağmayı sembolize etmesine rağmen CFA sistemi içinde yararlı düzenlemeler bulunmaktadır. Adil olmaya bu sistemden muzdarip Afrika devletleri, bu avantajdan yararlanması kuvvetle önerilmektedir.  Meşhur bir ata sözle: “Bebeği, banyo suyuyla atılmamalıdır."

Yorum Yap